Çocukları olmayan karı koca ne olur tanrı bize bir çocuk verseydi de parmak kadar olsa da onu sever bağrımıza basardık dedi. Bir süre sonra kadın hamile kalmış ve parmak kadar bir çocukları olmuş. Adam tanrı sesimizi duydu bize parmak kadarda olsa bir oğlan verdi bizde onu bağrımıza basarız dedi. Okumaya devam et
Aylık: Aralık 2012
Kibritçi Kız
Soğuk ve karlı yılbaşı akşamında kibritçi kız, incecik yırtık pırtık elbisesi ve ayağında ayakkabıları olmadan üşüyerek sokaklarda yürümeye devam ediyordu. Tek istediği evi çok sıcak olmasa da orada olmak, üşüyen parmaklarını ve ayaklarını bir battaniye ile sarmaktı. Okumaya devam et
İki Güvercin
Yemyeşil ormanın içinde bulunan güzel bir ağacın üstünde iki güvercin yaşarmış. Neşe içinde günlerini geçirirken güvercinlerden biri suratını asmış. Arkadaşına ben bu ormana artık sıkılmaya başladım uzak ülkelere uçmak, değişik yerler görmek istiyorum buralardan gidelim demiş. Okumaya devam et
Altın Yumurtlayan Kaz
Köyün birinde fakir bir karı koca yaşıyormuş. Karısı bir gün kocasına kasabaya inde pazardan evin ihtiyaçlarını al demiş. Adam pazara gitmek için yolda giderken cebindeki paraya bakmış ve bu kadar az para ile ne alabilirim ki demiş. Pazara varmış ve tezgâh ların arasında dolaşırken bembeyaz tüyleri olan bir kaz görmüş. Okumaya devam et
Akıl mı güzellik mi?
Uzak ülkelerin birinde üzgün bir kral ile kraliçe varmış. Şatoları, elmasları olan ve her istedikleri yerine getirilen kral ve kraliçe çocukları olmadığı için çok üzgünlermiş. Kraliçe ne olur bir çocuğumuz olsaydı dünyanın en çirkin çocuğu da olsaydı ben onu severdim demiş. Aylar geçmiş ve kraliçenin hamile olduğu duyulmuş. Okumaya devam et
Keloğlan ve Kuyudaki Dev
Bir varmış, bir yokmuş, evvel zaman içinde, kalbur zaman içinde develer tellalken, pireler berberken, ben annemin beşiğini tıngır mıngır sallarken; ülkenin birinde bir kasaba varmış. Bu kasabanın kenar mahallelerindeki bir kulübede, çok fakir bir keloğlan ile ihtiyar annesi yasamakta imiş. Keloğlan çok akilli ve becerikli olmasına rağmen çalışmaktan hoşlanmaz, tembel tembel evde oturmayı, ne buldu ise yiyip, içmeyi ve uyumayı severmiş. Okumaya devam et