Çocukları olmayan karı koca ne olur tanrı bize bir çocuk verseydi de parmak kadar olsa da onu sever bağrımıza basardık dedi. Bir süre sonra kadın hamile kalmış ve parmak kadar bir çocukları olmuş. Adam tanrı sesimizi duydu bize parmak kadarda olsa bir oğlan verdi bizde onu bağrımıza basarız dedi. Parmak çocuk yaşı büyüse de boyu hiç büyümedi. Her gün ormana odun kesmeye giden parmak çocuğun babası üzülerek söylenmiş. Ormana odun kesmeye giderken arkamdan bana at arabasını kim getirecek ki demiş. Parmak çocuk annem beni atın kulağına koysun ben ata yolu tarif eder sana getiririm babacım dedi. Babası parmak çocuğa iki saat sonra arkamdan gelirsin dedi.
Annesi iki saat sonra at arabasını hazırladı ve parmak çocuğu atın kulağına oturttu. Yolu atın kulağına söyleyerek babasının yanına ormana gittiler. Parmak çocuğun at arabasını babasına götürdüğünü gören iki kötü kalpli adam parmak çocuğun babasına oğlunu bize sat sana çok para veririz dedi. Niyetleri parmak çocuğu şehirde insanlara para karşılığı gösterip çok para kazanmakmış. Parmak çocuk babasına beni sat ben sana yine geri gelirim diye ısrar etmiş ve babası da çok para alarak çocuğu satmış. Parmak çocuk adamlardan birinin şapkasına oturmuş ve yola koyulmuşlar. Parmak çocuk yolda adama beni indir tuvaletim geldi demiş. Adam parmak çocuğu indirince çocuk oradaki bir fare deliğine girerek saklanmış. Onu arayıp bulamayan adamlar çaresiz bir şekilde yollarına yalnız devam etmişler. Parmak çocuk adamların gittiğini anlayınca fare deliğinden çıkmış ve evine doğru yola koyulmuş.
Yolda başından bin bir macera geçen parmak çocuk anne ve babasına kavuşunca bir daha onlardan ayrılmamaya karar vermiş. Anne ve babası da ne olursa olsun bir daha evlatlarını yanlarından ayırmamaya yemin etmişler. Mutlu ve mesut hayatlarına devam etmişler.