Sıcak bir yaz günüydü. Her yer çiçeklerle dolu ve hava mis gibi kokuyordu. Çiçek tarlasının üzerinde arı vız vız diyerek yavaş yavaş uçuyordu. Havada o kadar güzel süzülüyordu ki papatya onu hayranlıkla izledi. Uçmaktan yorulan arı papatyanın yanındaki ağaç dalına konar. Papatya, arı ile konuşmak ister ve seslenir: Okumaya devam et
Kategoriler: Özgün Masallar
Kibirli kuğular ve küçük kuş
Uzak bir ülkede bir nehir vardı. Bu nehirde çok sayıda altın kuğu yüzerdi. Bu kuğular her altı ayda bir nehre altın tüy bırakırlardı. Bu tüyleri o ülkenin kralına götürmek için askerler toplardı. Topladıkları tüyleri kral götürerek hazineye koyardı. Okumaya devam et
Küçük kız ve çirkin cadı
Güzel bir köyde ailesiyle yaşayan şirin mi şirin, sarı saçları ve mavi gözleriyle çok sevimli küçük bir kız yaşardı. Küçük kız annesine yardım eder ve sonra kırlarda oynardı. Hep çikolatadan ve şekerden evi olması için dua ederdi. Çünkü çikolata ve şeker yemeği çok seviyordu. Her zaman babasına çikolata ve şeker almasını söyler, akşam babasını yolunu heyecanla gözlerdi. Babasının aldığı çikolata ve şekerleri yer ertesi gün yine çikolata ve şeker için dua ederdi. Okumaya devam et